Pek çoğunuzun çok duyarlı olduğunu ve deneyimlemekte olduğumuz hayatın fırtınalarında kaybolmuş hissettiğinizi biliyorum. Tüm biyografimden bahsetmeden sizlerle kendi hayatımdan bazı şeyleri paylaşmak istedim.
Komedi programlarında seyrettiğiniz Brooklyn’desıradan bir mahallede büyüdüm. Hayat pek komik değildi zira insanlar kendilerine ve çocuklarına bakmak için mücadele veriyordu.
Babamın evimizden birkaç sokak ötede bulunan küçük bir dükkanı vardı. Okuldan sonra onu ziyaret eder bazen de orada çalışırdım. Dışarıda olmayı ve arkadaşlarımlaspor yapmayı ya da evde kurgusal öyküler yazmayı severdim. Fakat dükkanda da babama yardımcı olmak için bayağı zaman geçirirdim.
Babamın dükkanı gitmek ne zaman yürüsem her seferinde mutlaka biri beni durdurup konuşmak isterdi. Sadece 7 yaşındaydım ve her zaman durup onları dinlerdim. Bir seferinde rüzgarın çok şiddetli olduğunu hatırlıyorum. Ve rüzgar şiddetli estiğinde şehir sokaklarındaki toz ve çöplerin ayaklarınızın etrafında nasıl hotum biçiminde dolaştığını bilirsiniz. Bir gün yaşlıca bir beyle konuşmak için durduğumda rüzgarın toprak ve çöpleri etrafımda nasıl döndürdüğünü hatırlıyorum. Ne konuştuğumuzu hatırlamıyorum. Konuştuğumuz sahneyi ve adamın yüzünü çok iyi hatırlıyorum. Konuşmamızın sonunda bana onu dinlediğim ve nezaketim için teşekkür etmişti.
Böyle olaylar olmaya devam etti. Ve yalnızca benimle konuşmak için dükkana gelen müşteriler olurdu ve kendilerini birşey satın almaya mecbur hissederlerdi. Özel kıyafeti ile gelen güzel bir rahibeyi hatırlıyorum, sık sık benimle konuşmaya gelir ve ne kadar özel bir çocuk olduğumu söylerdi. Bu noktada onlara nasıl yardım etmiş olduğumu bilemiyorum fakat harika bir dinleyiciydim ve kimseden gülümsememi esirgemezdim.
Sonra yaklaşık 13 yaşıma geldiğimde nasıl depresyonda hissetmeye başladığımı gördüm. Ve kendi ailem de dahil olmak üzere acı çeken insanlarla büyümeme rağmen bayağı mutlu bir çocuktum. Fakat bu mutluluğun beni terkettiğini görmüştüm. Yatağımda oturur ve sürekli neden bu kadar üzgün hissettiğimi merak ederdim. Ve o noktada çevremdekilerin acısını kendi üzerime aldığımı fark ettim.
Ergenliğimin ileri yıllarına Vietnam Savaşının başladığı yıllara ileri sarayım. Çok öfkeliydim. Savaşa gidenleri her zaman destekledim ve sevdiğim pek çok arkadaşım da askere alınmıştı. Fakat savaşın adaletsiz olduğunu hissettim ve bize Wall Street’te şişelerin atıldığı ve polisin üzerimize biber gazı sıktığı gösterilere katıldım.
Çabalarımın değişim yaratmada hiçbir etkisinin olmadığını fark ettiğimde bazılarının sinir krizi diye adlandıracağı birşey geçirdim. Fakat hala çalışabiliyot, okula gidiyor ve dünyada işlev görebiliyordum. Akıl sağlığım için çok büyük bir adım atmam gerektiğini biliyordum ve haberleri okumayı ve seyretmeyi bıraktım. Sonraki 10 yıl boyunca ABD başkanının bile kim olduğunu bilmiyordum. Uyuşturucuları denedim, San Francisco’da bir komüne katıldım ve alternatif yaşam tarzlarını keşfetmeye başladım.
Gerçek bir organik süreç içinde iyileşmeye başladım. San Francisco’daki yıllarım esnasında komünü terk ettim, San Francisco üniversitesine girerek Biyolojisi okudum ve Deniz Biyolojisi alanında uzmanlaştım ve öğrendiğim herşeyi çok seviyordum. Öğrenci Öğrenme Merkezinde çalıştım. Müdür danışmada otururdu ve her zaman masasında günlük gazete bulunurdu. Yaklaşık bir yıl kadar sonra kendimi gazetenin ön sayfasındaki başlığı okur buldum. Aylarca ön sayfadaki manşetleri okumaktan öteye gitmedim ama bir gün makaleleri okumaya başladım ve bu da siyasi olarak neler olup bittiğini takip etmeye başladığım zaman oldu.
Hikayem bunun gibi çeşitli durumlarla devam etti. Fakat beni asıl kurtaran şey ruhsal çalışmaya uygun doğam ve ölüme yakın deneyimlerim sayesinde görünöeyen alemlerle olan ilişkimdi. Ve sonra bunşara ilave olarak 1980 yılında şamanik yolculukla tanıştım.
Şamanik yolculuklarım yoluyla yardımcı ruhlarımdan ruhsal çalışma ile pek çok değişimi yol açabileceğimi öğrendim. Tüm öğrettiklerim ve kitaplarım da olağan dışı alemlerde yaptığımız çalışma ile yarattığımız olumlu değişimlerin görünmeyen temeli ile bana gösterilenlerden doğdu.
Bunları sizlerle paylaşıyorum çünkü yüzlerce insandan hakikaten akıl dışı ve insanlık dışı davranışlarla çevrelenmiş olmaktan dolayı çok hassaslaşmış olduklarını duyuyorum. Düşündüğümüzden çok daha içgüdüseliz. Fakat çoğu insan dikkat dağıtıcı şeyler bularak duygularına set çekiyor.
Herpimizin bir kaderi var. Ve bazıları da siyasi olarak aktif olarak ve gösteri yaparak büyüyor. Tüm yaşamın haklarını korumak tüm yaşam ağıyla paylaşmak için ne kadar büyük bir lütuf. Ve sonra kaderleri siyasi olarak bu denli aktif olmayı desteklemeyenler var. Fakat kaderimiz ve armağanımız görünmeyen alemlerde aktif olarak çözülmekte olanın yerine yeni bir gerçeklik dokusunu örmek. Ve tabii kaderinde ikisini de yapmak olan insanlar da var. Sık sık paylaştığım gibi Gandhi, her ikisini de yapan pek çoklarına bir örnek.
Hepimizin paylaşabileceğimiz armağanlara sahibiz. Ve haberleri seyretmeye ara vermek ya da haber “orucu” tutmak zorunda hissediyorsanız, o zaman kendinizi dinleyin ve bunu yapın. Birkaç yıl önce, dünyada hayvanlara yapılan eziyetlere kamuoyunun dikkatini çekmek isteyen harika bir kadının twitlerini okuyordum. Olanları görmezden gelmemek ve bu hayvanları onurlandırmak için paylaşılan herşeyi okuymak, her fotoğraf ve videoyu izlemek zorunda hissediyordum. Ve sonuçta sinirlerim öyle bozuldu ki Twitter hesabımı kapattım
Evet, hayatım boyunca psikoterapist ve şamanik şifacı olarak ve danışanlarımın acısı ve sorunlarını üzerime almamak için çok çalıştım. Fakat sürekli negatif enerjilerin, kalp yaralayan haberlerin ve nefretin sağanağında kalmak için fazlaca hassas biriyim. Kulaklarımı açık tutuyorum ve neler olup bittiğinin kesinlikle farkındayım. Fakat kendimi bu enerjilerele çevreleyemeyeceğimi biliyorum. Şamanik çalışmama farklı bir düzeyde sadık kalıyorum, ki bu diğerlerininkinden daha aşağıda ya da yukarıda değil, yalnızca kaderimle yol alıyorum.
Yeni bir dünyayı yaratmada hala spiritüel bir savaşçıyım. Fakat beni iyi bir şifacı yapan hassaslığıma saygı göstermek ve değişimi yaratmak için farklı boyutlardaki çalışmama devam etmek zorundayım. Ve Yeryüzü için Şifa çalışması da tamamen bununla ilgili.
Ve bu nedenle insanlara birden çok yolla ilham vererek değişime katkıda bulunmak için kitaplar yazmaya ve öğretmenliğe devam ediyorum. Buna ek olarak, ruhsal çalışmam bana içinde bulunduğumuz zamanlarda odaklanmam ve merkezimde kalmam için çok ihtiyacım duyduğum sakinliği sağlıyor.
Bu dünyaya ne yapmak için geldiğiniz ile ilgili kaderinizi onurlandırın. Eğer içinde olduğumuz fırtınada kaybolmuş hissediyorsanız haberlerle ilişkinize ara verin. 2000 yılından bu yana Dönüşüm Haberlerinde, kitaplarımda ve eğitimlerimde öğrettiğim ve sizi cesaretlendirdiğim ruhsal uygulamaları yapın. Pek çoğunuz bu uygulamalrın sağlığınızı ve hizmet için daha derin çalışmanızı destekleyici buluyorsunuz.
Dünyayı değiştirenin kim haline geldiğimiz olduğunu sürekli paylaşmam boş sözler değil. Çünkü sevgi, ışık, barış, saygı ve eşitliğin ruhsal enerjileri ile dolduğumuzda, bu nitelikler doğal olarak bizden doğar ve yaşam ağına yeni enerjileri örmeye başlar.
Binlerce yıldan aktarılan çalışmayı asla sorgulamayın. Paylaştığım uygulamaların bu denli güçlü olmalarının nedeni işe yaramaları. Fakat, değişimin bizim istediğimiz zamanlama içinde gerçekleşmediği de doğru. Yeni kitabım The Book of Ceremony: Shamanic Wisdom for Invoking the Sacred Intro Everyday Life adlı yeni kitabımda bu konuda çok güzel bir bölüm yazdım. Şamanlar her zaman değişim için seremoniden yararlanmıştır. Ve şimdi hepimizin seremoniyi hayatlarımıza düzenli biçimde katmasının zamanıdır.
Önce her düzeyde kendinize bakın ki ancak bundan sonra gezegenle ilgilenebilirsiniz.
Vermiş olduğum bir online eğitim esnasında tanrıça İsis’in paylaşmış olduğu bir mesajı arıyordum. Aradığım mesaj ruhsal kalbimizle çalışmanın gerekliliği hakkındaydı ama onun yerine aşağıdaki mesajı buldum ve şimdi bunu paylaşmanın uygun olduğu hissettim.
İsis’ten mesaj
“Gerçek doğanızı tanımak ve güçlendirilmesi gereken incinebilir yönlerinizle bağlantı kurmak için pek çok farklı aleme yolculuk yaptınız. Çalışmanız sizden çok ötelere ulaşıyor. Çünkü kolektifin şifalanmaya ihtiyacı olan yönlerini yansıtıyorsunuz.
İnsanların doğanın ve yaşamın kuralları ile uyumunun kaybolduğu bir çağda yaşıyoruz. Pek çokları içinde yaşadıkları hipnotik transtan hala uyanmadığı ve yaşamın kendisine saygı göstermediğinden daha fazla yokoluşun olacağı önümüzde uzanan yolu görmek kolay.
Tekrar tekrar öğrettiğim gibi, farklı bir dalgayı sürebilirsiniz. Çünkü bu gerçeklik boyutunun ötesinde yeni yaşamın bir frekans ve titreşimine adım atabileceğiniz bir perdeyi açabilirsiniz. Bu boyutlar arasında gidip gelerek köprüler inşa edebilirsiniz ki şifalandırıcı enerjiler şu andaki kolektife akabilsin. Fakat kolektifi kurtaramazsınız. Ve bunu denememelisiniz.
Sevgi, hepimizin uyanması gereken şifalandırıcı güçtür. Ve diğer insanları gerçek koşulsuz sevgiye kendilerini açmaları için zorlayamazsınız. İlk olarak, kendinizi severek başlamalısınız. İçine dolan suyun kolaylıkla dışarıya taştığı dolu bir bardağı hayal edin. Sevginiz kolaylıkla akmalı – bu zorlama bir süreç olamaz.
Bir kere tanrıçanın koşulsuz sevgisini deneyimlediğinizde ve kendinizi koşulsuz sevip ve kabullendiğinizde, ancak o zaman bu sevgi ve şifa gücünü diğerleriyle paylaşabilirsiniz. Ve herşeyi sevgi ile ve olanların en iyisi olduğuna olan güveninizle sarabilirsiniz. Sıradan gözlerinizle görebileceğinizden fazlası vardır.
Fakat daima yüreğinizde kendiniz için, Yeryüzü için ve tüm yaşam için orada olduğunuzu bileceksiniz. Ve bunu yaparak da tüm yaşam için değişimi getiren ruhsal bir varlığın enerjisini taşıyacaksınız.
Odağınızı koruyun. Hem sağınızda hem solunuzda yıkım olan bir yolda yürüdüğünüzü hayal edin. Fakat sağa ya da sola bakmadan bulunduğunuzda yolda adım adım yürümeye devam edin. Yolu yürümeye devam edin. Ve bilin ki hem benim tarafımdan hem de tarihteki tanrı ve tanrıçalar tarafından sevgi ile sarmalanıyorsunuz. Eskiler yolunuzda rehberlik etmek için size şarkı söylüyor. Onların şarkısını dinleyin. Gelecek nesiller sizin için şarkı söylüyor. Onların yolunuzu nasıl aydınlattığını dinleyin.
Gerçek özgürlüğe giden yolda yürüyün ve tüm beklentilerinizi bırakın. Sadece sevgi olun.”
Şimdi de İsis’in ruhsal kalbimizle çalışma hakkında paylaştığı mesajı özetleyeceğim. Mesajın tamamını Ekim 2017 Dönüşüm Haberlerinde bulabilirsiniz.
“Dünyanızdaki öğretmenler, sizin ki de dahil, sizleri kalplerinizi sevginin ruhuna açmanız için cesaretlendiriyor.
Fakat bu öğreti sizden bağlantı kurmanız istenen kalp düzeyi için doğru değil.
Çünkü odağınız fiziksel kalbiniz, ki bu da egonun bir parçası. Ve pek çoğunuz da ıstırabı görüyor ve deneyimliyorsunuz ki bu da evrimsel düzeyde şefkat hissinizi genişletiyor. Sizi insanlığınızın derinlikerine götürüyor. Fakat yine de acının enerjisi, titreşimi ve frekansında kapana kısılıyorsunuz ve dünyayı bu enerjiyle besliyorsunuz. Ve pek çok kişi ıstırap enerjisini taşıdığı için hastalanıyor.
Şu anda hem gerçekte hem de metaforik olarak kırılarak insanlığınızın derinliklerine dokundukça, içinizde öğrenmenizi bekleyen en derinlerinizdeki bilgi ve bilgeliğe açılıyorsunuz.
Fiziksel kalbinizin gerisinde ruhsal kalbiniz, gönlünüz vardır. Onunla bağlantı kurmak için çok derinlere gitmenize gerek yok. Pek çok guru, mistik ve ruhsal öğretmen bundan bahsetmiştir.
Ve Kaynakla, sevinçle, saadetle ve tüm yaşam ve yaradılışa koşulsuz sevgi ile bir olan bu ruhsal kalp ıstırabı bilmez. O saadeti bilir, koşulsuz sevgiyi bilir ama bu Yeryüzünde acıyı bilmez.”
Dünyamızda gerçekleşen çeşitli olaylar için insanlar bana yazıp çeşitli dualar istiyorlar. Lütfen bugün dünyada olup biten herşeyin bizden doğduğunu anımsayın. Evet, dua etmeye devam edin. Fakat gündüz düşlerinizi sürekli incelemezseniz ve düşleme çalışmanıza odaklanıp disiplinle çalışmazsanız, bana göre hiçbir olumlu değişim gerçekleşmeyecektir. Çünkü gerçekleşen her değişim bizden doğacaktır, bize dışarıdan gelmeyecektir.
Güzel ve ışıldayan dolunayımız 26 Ağustos’ta. Ruhsal kalbimizi deneyimlemeyi keşfedelim ki kendi içimizde daha derinlerle bağlantı kuralım, hazırlık çalışmamızı yapalım ve ruhsal bir topluluk olarak ışığımızı Yeryüzünün çevresinde yaymak için biraraya gelelim.
Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başladıysanız aylık seremonimizde bize nasıl katılacağınızı öğrenmek için ana sayfadan “İnsanlardan Oluşan Bir Işık Ağı Yaratmak” başlıklı yazıyı okuyunuz.
Copyright 2018 Sandra Ingerman. Tüm hakları saklıdır.