Transmutation News – November 2016 – Turkish

Dönüşüm Haberleri Kasım 2016

Kasım ayı Dönüşüm Haberleri ABD’deki başkanlık seçimlerinden önce karşınıza geliyor. Yani sonucun ne olacağını bilmiyoruz. Adayların kampanyalarının son derece rahatsızlık verici olduğunu biliyoruz. Pek çok şey buna bağlı ve kampanyaların gidişatını seyretmek de hayret verici.

Dönüşüm haberlerinin pek çok ülkeden okuyucusu var. Ve ABD’deki başkanlık seçimlerinin size ilgilendirmediğini düşünüyor olsanız da, sonuç tüm dünyayı etkileyecek.

Seçim sonucu ne olursa olsun lütfen:
Odağınızı koruyun
Pozitif kalın
Merkezinizde kalın

Çalışmamızı sürdürelim. Dikkatimizin dağılmasına izin vermemeliyiz.

Eğer ihtiyaç olduğunu hissedersem, seçimlerden sonra sizlere ilham vermek için bir mesaj yazacağım. Ve elbette Facebook sayfalarımda da paylaşımda bulunacağım.

Ve Kasım ayında ABD’deki insanlar ŞÜkran Gününü kutlarlar. Her yıl aynı şeyi yazarım ve bu yıl da böyle yapacağım. Hayatı kutlamak her gün yapmamız gereken bir şey. Şükretmek, bir seremoni olan hayatlarımızın içinde olmalı. Çünkü hayatlarımız bir seremoni. Ve şükretmek de tüm seremonilerin temel öğelerinden biri.

Doğal karşılıklılık halini deneyimlemek için her gün şükran günü olmalı. Her sabah uyandığımızda hayatımız için şükrederek güne başlamalıyız. Ve sonra kalplerimizin derinliklerine uzanmalı ve yaşam ağındaki her şeye duyduğumuz takdirle ne için minnettar olduğumuzu söylemeliyiz. Her gün uyanır uyanmaz ilk olarak yaşadığım yerin ruhuna, yaşadığım yerin yardımcı ata ruhlarına ve bana hayat veren kendi atalarıma teşekkür ederim. Büyüyüp gelişmemiz için ihitiyacıız olanı verenToprak, Hava, Su ve Ateş olarak güneşe teşekkür ederim. Tüm elementlerde yaşayan doğa varlıklarına teşekkür ederim. Ve bizimle irlikte Yeryüzünü gözeten gizli halkı onurlandırırım. Dünya üzerindeki herkesin her gün böyle yaptığını hayal edin. Yeryüzündeki yaşam nasıl farklı olurdu hayal edin.

Bu ay büyük bir kolektif şükranlarını sunmaya odaklanacağı için bu enerjiye katılarak sevgi ve ışığın gücünü artırabiliz.

İnsanlardan oluşan bir ışık ağı oluşturduğumuz dolunay seremonimizin gücünü artırabiliriz. Dolunay 14 Kasım’da. Haydi Yeryüzü ve tüm yaşam için yeni bir düş ile canlanacak bir gerçeklik dokusunu yaratan sevgi ve ışık enerjisini yükseltmeye başlayalım. Yeryüzünün çevresi ve içinde bir ışık ağı örmek için hep birlikte ışık, sevgi ve şükranlarımızla ışıyalım.

Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başlayanlar lütfen ana sayfadan İnsanlardan Oluşan Bir Işık Ağı Yaratmak başlıklı yazıyı okuyun. Bu makale dolunay seremonimizin detaylarını içeriyor.

Bu ay enerji alanımızı bağlamak ve küresel topluluğumuzun gücünü davet etmek için her birimizin bir çıngırak yapmasını öneriyorum. Bir topluluğun diğerleri, tüm yaşam ve gezegenin şifası için odaklandığında gücünün geometrik olarak arttığını hepimiz biliyoruz.


Pek çok ruhsal gelenek şifayı desteklemek için topluluğun bu gücünden faydalanır. Örneğin, kendilerini şifalandırmak için bireysel olarak çalışırken aynı zamanda gezegen için şifa enerjilerine odaklanabilen uygulamacıların yarattığı chi alanı ile bağlantı kurmayı öğreten ChiGong öğretmenleri vardır.

Bizler de çalışmamızda tüm yaşama ve Yeryüzüne hizmet etmek için güçlü bir ışık ve sevgi alanı yaratmaya odaklanıyoruz.

Güçlü bir toplulukoluştururak çalışan pek çok farklı ruhsal gelenek mevcut.

Sizi küresel topluluğumuzu ışık ve sevgi ile beslemek için kullanacağınız bir ruhsal araç olarak bir çıngırak yapmaya davet ediyorum.

Boş bir şişe bulup bir kısmını tohumlar, kristaller, küçük taşlar ya da mısırla doldurarak basit bir çıngırak yapabilirsiniz. Daha özenli bir çıngırak da yapabilirsiniz. Ya da birden fazla çıngırağınız varsa bir tanesini topluluğumuzun çalışmasını desteklemek için ayırabilirsiniz.

Bu çıngırağı evdeki sunağınızda tutun. Ve her gün onu sallarken küresel topluluğumuzu düşünün , çemberimizdekilere, yaşam ağı ve Yeryüzü için farklı biçimlerde dua edenlere ve elbette Yeryüzüne sevgi ve ışık yayın.

Bunu her gün yaparken hepimizin birlikte çalışmasıyla oluşan alanı hissedeceksiniz. Ve Yeryüzüne hizmet edenlere odaklanırken çıngırak sallama eylemi, değişim ve dönüşüm yaratmak için sınırsız güce sahip kolektif enerji alanını güçlendirecek.

Copyright 2016 Sandra Ingerman. All rights reserved.

 

Transmutation News – September 2016 – Turkish

Dönüşüm Haberleri Eylül 2016

Düşünmek için gün içinde biraz zaman ayırın. Rahat bir yere geçin, birkaç derin nefes alın ve doğada sevdiğiniz bir yerde oturduğunuzu hayal edin. Kırsalda bir yer ya da şehir içinde bir park olabilir. Ayrıca, bu egzersizi dışarıda doğada da yapabilirsiniz.

Yine yeni bir mevsime giriyoruz. Kuzey yarımkürede yazdan ve Güney yarımkürede kıştan çıkıyoruz.

Doğada oturduğunuz sırada, üzerinde oturduğunuz toprağı hissedin ve mevsim değişirken toprağın doku ve kokusundaki değişimleri fark edin. Havayı koklayın ve havanın teninizde bıraktığı his ve ısıdaki değişimleri gibi değişiklere dair ipuçları far edip edemediğinize dikkat edin. Ağaç ve bitkilerin mevsim değişimine nasıl tepki verdiklerini ve yaşadığınız yerdeki kuş, hayvan, böcek ve diğer doğa varlıklarının sayılarında değişiklik olup olmadığını fark edin. Gün doğumu ve batımlarının saatlerinin değiştiğini ve AY ve yıldızların gece göğünde yer değiştirdiklerini fark ettiniz mi?

Kendi içinizdeki değişimleri fark edin. Dünya üzerindeki pek çok insan için uzun ve yoğun bir mevsim geçirdik. Terörist, siyasal ve iklimsel olaylar kalplerimize dokunan durumlar yarattı. Bizi derin düzeylerde etkilemiş olan olaylarla kalplerimiz şefkatle dolarak büyüyor. Dünyamız için pozitif bir vizyonu sürdürme isteğimiz var aöa bu kadar zorluğu gördüğümüzde buna inanmamız da güçleşiyor.

Havadaki değişimi hissederken nasıl hissettiğinizi fark edin. Yeni bir mevsimi karşılamaya hazırlanırken her zaman havada neredeyse elle tutulabilir bir değişim hissederim. Bu sözcüklerle tariff edebileceğim bir şey değil ama havanın tenime dokunuşunda ve aldığım nefesteki değişimi hissederim. Geçtiğimiz mevsimde yüreğinize dokunan hangi değişikliklere tanık olduğunuz hakkında derinlemesine düşünün. Göstermiş olduğunuz tepkileri ve duygularınızı onurlandırmanın yanında güzel bir düşü canlı tutmak ve size etkilemiş olan güçlüklerin gerisindeki enerjiyi dönüştürmek için spiritüel çalışmanızı yapmaya ne denli sadık kaldığınızı düşünün.

İçsel coğrafyanıza seyahat edin, görünmez gözlerinizi açın, içsel bahçenize ekmiş olduğunuz herşeye ve nelerin büyümüş olduğuna bakın. Yeni bir mevsime adım atarken bahçenizin nasıl bir bakıma ihtiyacı var?

İlk/Sonbahar mevsimine yaklaşırken geride bıraktığımız mevsimi düşünmek için de zaman ayırmak yararlı. Ayrıca, hayata ve dünyada olup biten herşeye nasıl katıldığımız üzerine düşünmek de önemli. Çünkü yine havada, doğa bize verimli topraklara karışması için toprağa geri verilmesi gereken şeylerin ne olduğunu ve içimizde ve dışımızda hangi tohumları ekmek istediğimizi yansıtarak bize yeni olasılıklar getiren değişim var.

İçinizdeki ve çevrenizdeki belirgin ve çok da belirgin olmayan değişimleri fark etmek için yeterince zaman ayırmış olduğunuzu hissettiğinizde arkındalığınızı şimdiye getirin.

Geçmişteki yazılarımda değişen mevsimde yaşadığınız yerdeki toprakla birleşmenizi istedim. Çünkü toprağın deneyimlediği değişimleri siz de deneyimlersiniz. Ve toprak ile birleşmek size gerçekleşmekte olan içsel değişimler hakkında fikir verir. Genellikle kolektif transın akışında kaybolup kendimizi hissizleştirir ve görünen ve görünmeyen duyularımızı içsel ve dışımızdaki dünyalardaki değişimlere açmadan mevsimden mevsime geçeriz. Ve içsel dünyamızdaki değşimleri fark etmek için zaman ayırdığımızda bu bizim hayata katılımımızın kalitesini artırır.

Bu ayki yolculuklarımda, ilk ya da sonbahara girerken hayatlarımızın gel gitlerine odaklanmam için sudan gelen güçlü bir çekim hissettim. Ekinoksu kutlama suyun bize ne gibi mesajları olabileceğini öğrenmek için de iyi bir zaman. Mevsim değişiminin akıntıları nasıl etkilediği bize de değişimlere direnmek yerine onlarla birlikte nasıl akacağımızın da bilgisini verir.

Bağlantı kurmak ve kendisinden öğrenmek istediğiniz bir su kütlesi seçin. Su canımızın doğasını bize yansıtır ve bize hayat verir. İçimzdeki sular da aynı çevremizdeki sular gibi mevsim değişimlerinden etkilenir.

Müzik dinleyin ve bağlantı kurmak istediğiniz bir su kütlesine konsantre olun. Su ile birleşmeyi ve sizi önünüzdeki değişimler hakkında bilgilendirmesini de isteyebilirsiniz. Ya da iletişim kurmak istediğiniz bir su kütlesinin kıyısında oturduğunuzu da hayal edebilirsiniz. Görünmez aleme geçtiğimizde doğa ile kolaylıkla iletişim kurarız. Veya dışarıya da çıkabilir ve suyun kıyısında otutarak dinginliğin, dalgaların ya da suyun akışının size mevsim değişimine nasıl uyum sağlayabileceğiniz ile ilgili bir mesaj vermesine izin verebilirsiniz.

Sizleri 22 Eylül’de yani Ekinoks’ta elementlerin temsilleri olan küçük bir sunak oluşturmaya davet ediyorum. Elementlere olan sevginiz ve saygınız hakkında sessizce meditasyon yapmak için zaman ayırın. Nefesinizle sevgiyi alın ve verin. Yaşamın yeni bir döngüsüne girerken elementlere şarkı söyleyin ve onları onurlandırın. Elementlere şarkı söyledikten ve nefesinizle onurlandırdıktan sonra, sunağınızdaki temsillerini doğada bir yere götürün ve ifade etmiş olduğuuz sevginin toprağa karışarak onunla bir olabilmesi için bırakın.

Dışarıdayken elementlere ve doğpa ruhlarına şarkı söylemeyi sürdürün. Tüm yaşam şarkı söyler ve kendisine şarkı söylenmesini sever. Altınızdaki toprağa dokunun ve enerjinizin toprağa uyumlandığını hissedin. Ellerinizi havaya kaldırın ve esintilerin ya da rüzgarın parmaklarınızla oynamasına izin verin. Eğer yaşadığınız yerde su varsa ona kapalı gözlerinizle dokunun ve yumuşaklığını, güzelliğini ve sizinle birleşen yaşam gücünü hissedin. Kollarınızı güneşe doğru kaldırın ve ona şükranla şarkı söylerken gücünü içinize çekin.

Dualarımız ve sevgimizin bir anlamı var ve yaşam ağının titreşimini beş duyumuzla fark edemeyeceğimiz biçimlerde etkilerler. Fakat etkileri gerçektir.

Gezegende şiddetli olaylar meydana geldiğinde bazen yapabileceğimiz en basit spritüel uygulamalar moralimizi yükseltir ve gezegenin titreşiminin yükselmesinde de etkili olur.

Eğer evde bir sunağınız varsa yaşamın yeni bir dönemine girişinizi temsil eden bir değişiklik yapın. Sunağınızda dışarıda meydana gelen değişimleri yansıtan değişikler yapmak her zaman faydalıdır.

Eğer sonbahara giriyorsanız, içsel coğrafyanızda daha çok alan yaratmak için yaşamınızda neleri bırakmaya hazır olduğunuzu derinlemesine düşünün. Hayatınızda neyi temizlemeniz gerekiyor? Eğer ilkbaharı karşılıyorsanız, hayal gücünüzün sizi hayata geçirmek istediğiniz yeni düş ve uygulamalara yönlendirmesine izin verin.

En önemlisi de, hep birlikte her zaman yanımızda olan ve yaşamlarımızda bize rehberlik eden görünmez yardımcı ruhlarımızı onurlandıralım. Atalarımıza ve üzerinde yaşadığımız toprağın atalarına, toprağa, havaya, suya, ateşe ve elementlerde yaşayan doğa varlıklarına teşekkür edelim. Bu muhteşem gezegeni gözeten gizli halkı onurlandıralım.

Tüm yaşamı onurlandırmaya odaklanalım. Bu küresel bir topluluk olarak sevgiyle biraraya gelerek Ekinoksu karşılamanın ve bize hayat veren herşeyi kutlamanın bir yolu. Karşılıklılığın gücünü hatırlayın. Doğa’yı sevip onurlandırdığımızda, biz de karşılığında sevilip onurlandırılırız.


Dolunay 16 Eylül’de. Her birimizin içinden çabasızca akan parlak ışıklarımızla derinden gömülelim. Bu ışık bir elmas kadar parlak ve pek çok yüzü var. Kendi ışığımızı hissetmeye izin verir ve küresel topluluğumuza kalplerimizi açarken, yeryüzünün çevresi ve içinde harika bir ışık halısı örüyoruz. Dolunayda, pek çok insanın Yeryüzü için çalışmak için biraraya gelerek oluşturduğu enerjinin bolluğunu hissetmek için zaman ayırın. Spiritüel topluluğumuzun enerjisi ve elle tutulabilir doğasını hissedebildiğimizde daha fazla ruhsal enerjimiz olur. Sevgi, konsantrasyon, azim, sabır ve odaklanma içinde bu çalışmayı sürdürürken yaşam ağı ve yaşam ağının titreşimi, yaşamın yeni bir boyutunun dünyamızda doğmasına izin verecek biçimde titreşir.

Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başladıysanız lütfen anasayfadan “İnsanlardan Oluşan Bir Işık Ağı Yaratmak” başlıklı yazıyı okuyunuz.

Çemberimizle birlikte hepinize mutlu bir Ekinoks diliyoruz! Tüm yaşam, gezegendeki bu zamanda, ne kadar çok sevgi ve ışığın onları saygı ile sarmaladığını bilsin.

Copyright 2016 Sandra Ingerman. Tüm hakları saklıdır.

Transmutation News – July 2016 – Turkish

Dönüşüm Haberleri Temmuz 2016

Bazılarınız “Rehberlik ve Şifa için Şamanik Yolculuk: Bilgi Alma, Kolektif Kutsama ve Diğerlerine Yardım” başlıklı eğitimimin giriş konuşmasını dinlemişsinizdir.

Giriş konuşmamda odaklanmamız ve rehberlik almamız gerektiğini hissettiğim için bir konuyu açtım.

Şamanizm uygulamasının kişisel, toplumsal ve küresel düzeyde şifalandırma potansiyelini hepimiz biliyoruz. Şamanik uygulama on binlerce yıldır varlığını sürdürdüğünden dolayı çalışmadan iyi sonuçlar alındığını anlayabiliriz. İyi sonuçlar alınmadığında uygulamalar kaybolup gider.

Yegane tutkum insanlara yalnızca şamanik yolculuk ve seremoni uygulamalarını öğretmek değil. Fakat ruhumun amacının, karşı karşıya olduğumuz kişisel ve kolektif sorunlarımızı çözmek amacıyla insanları topluluk olarak biraraya getirmek olduğunu hissediyorum.

Geleneksel şamanlar görümneyen alemlere girmeden önce yoğun bir hazırlık çalışması yaparlar. Bu hazırlık çalışması, olağan hayat ve düşüncelerini geride bırakıp saf ve net bir Alana girmelerine yardımcı olur. Bu saf alanda, şifa enerjilerini, kutsamaları ve görünmeyen alemlerde oluşup doğarak fiziksel alemde meydana gelen olumlu değişimleri yardımcı ve şefkatli ruhlarla işbirliği içinde elle dokunulur dünyamıza örerler.

Şamanların çalıştığı bu alana girdiğimizde, insani kaygılarımızdan ve günlük endişelerimizden uzaklaşmanın önemi hakkında derinlemesine düşünüyordum. Bunu yapmadığımızda psişik ağırlığımızı da görünmez alemlere mi taşıyoruz? Ve bunu yaptığımızda ne oluyor? Öncelikle çalışmanın olası gücünü sınırlandırdığımızı düşünüyorum. Ve aynı zamanda da en saf niyetler ve sevgi ve ışık enerjileri dışında hiç birşeyin girmemesi gereken bu alana karışmaması gereken enerjiler bıraktığımızı düşünüyorum.

Bu konu “bana seslendi” ve konuyu sizlerle birlikte keşfetmeyi arzu ediyorum. Acaba görünmeyen alemleri kirletmemiz şamanizmin ünlü mucizevi şifalarının gerçekleşmesini mi engelliyor?

Bu ay size bu soru üzerine meditasyon/şamanik yolculuk yapmaya davet ediyorum. Her zaman kendi yardımcı ruhlarınıza yolculuk yaparak görünmeyen alemleri insane düşünce ve duygularımızdan temiz tutma konusunu sorabilirsiniz. Ama bu konuyu şamanizmin ata ruhlarına danışmanın ilginç olacağını düşündüm.

Mayıs ayında, antik ata ruhlarının bize duvarlarında bıraktıkları sembollerle çalışmak için Atalar Mağarasına yolculuk yapmıştık. Atalar mağarasına yolculuk ya da meditasyonu nasıl yaptığımzı öğrenmek için bağlantıyı tıklayabilirsiniz: https://www.sandraingerman.com/tnmay2016.html.

Bu mağarayı nasıl ziyaret edeceğinizi öğrendikten sonra niyetinizi belirleyin. Önerdiğim niyet, bu mağarada şamanizmin ata ruhlarından biriyle karşılaşmak ve ondan rehberlik almak. Size rehberlik etmek isteyen birden fazla yardımcı ata ruhu da size grup olarak karşılayabilir ve size rehberlik etmeye gönüllü olabilir.

İstediğiniz rehberlik, kendimiz, danışanlarımız, sevdiklerimiz, yerel topluluğumuz ve gezegen için yardımcı ruhlarımızla birlilkte gerçekleştirdiğimiz seremoni çalışmasını yaptığımız görünmeyen alemleri temiz tutmanın önemi. Olağan yaşamınızdan görünmeyen alemlere taşıdığınız enerjiyi geride bırakabilmek için neler yapabileceğinizi sorun.

Şamanik yolculuk uygulaması yapmıyor da olsaız yine de bu çalışmada bize katılabilirsiniz. Kendi içinizde dinginlik hissettiğiniz alana girebilir, bu soruyu sorarak size ulaşan mesaj ya da vizyonlara dikkat edebilirsiniz. Doğada yürüyüş yapabilir ve size gelip oturmanız için seslenen bir yer bulabilirsiniz. Doğanın ve olduğunuz yerin gücü ile bağlantı kurarken niyetinizi tutabilir ve size gösterilenleri görmek için farkındalığınızı artırabilirsiniz. Ya da meditatif bir müzik dinleyebilir ve aldığınız mesajlara dikkat edebilirsiniz.

Aldığımız bilgiyi paylaşmak için bir forum kurmanın ilginç olabileeğini düşündüm. Eğer önemli ve küresel topluluğumuzun faydalanabileceğini düşündüğünüz bir bilgi alırsanız , stories@sandraingerman.com adresine bir mesaj gönderebilirsiniz. Bunu yalnızca içinizden bilgiyi paylaşmak gelirse yapın. Malum nedenler dolayısıyla lütfen mesajlarınız kısa ve yalnızca bu konu hakkında olsun. Şamanizmin öğretilerinden biri de daha az sözcüğün daha güçlü olduğudur. Çünkü yolculuğun öyküsünü çok detaylı paylaştığınızda önemli öğretiler ve bilgelik arada kaybolabilir.

Sylvia Edwards, webmasterımız, mesajları toplayacak. Ağustos Dönüşüm Haberlerinde paylaşabileceğimden çok daha fazla mesaj alırsak, mesajları yayınlamak için ayrı bir bölüm oluşturacağım. Bu bölüm de Temmuz Dönüşüm Haberlerinin altında olacak.Haydi kalplerimizi birleştirerel Sylvia’ya aldığımız güçlü ve faydalı mesajları paylaşmamıza yardımcı olduğu için teşekkür edelim.

Bunun kendi yolumuzda keşfetmemiz için önemli ve derin bir konu olduğunu hissediyorum. Cevaplar ve yardım için şamanizme başvurduğumuz bu günlerde üzerinde düşünülmesi gereken pek çok şey var. Şamanların daima çalışageldikleri alanı sıradan enerjilerimizden nasıl temiz tutalım ki düşleme çalışmamızın gücünün tecelli etmesini engellemesin?


Dolunay 19 Temmuz’da. Kendi içsel manzaramızın saf alanında toplanalım ve içsel bahçemize attığımız tohumları düşünelim. İçimizde ve dünyada hangi tohumlar büyüyor. Bahçemiz oluşturduğumuz ışık ağında meydana gelmesini istediğimiz ışık ve sevgi enerjileri ile mi dolu? Biraz zaman ayırın ve kendi içsel bahçenizi, içsel dünyanızı temizlemeniz gerekip gerekmediğini düşünün. Ve sonra da biçim aleminden öteye kendi içsel ışığınızın derinlerine uzanın. Işığınızın parlayarak enerji alanına, bu muhteşem Yeryüzündeki herşeyi birbirine bağlayan ışık ağını aydınlatmasına izin verin.

Eğer Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başladıysanız, dolunay seeremonimizin ayrıntıları için ana sayfadan “İnsanlardan Oluşan Bir Işık Ağı Yaratmak” başlıklı yazıyı okuyunuz.

Copyright 2016 Sandra Ingerman. Tüm hakları saklıdır.

 

Transmutation News – June 2016 – Turkish

Dönüşüm Haberleri Haziran 2016

Kaderimiz ne kadar içsel çalışma yaptığımıza bağlıdır. Ve bu çalışmayı bizden başka hiçkimse yapamaz.

Bu ay için yaptığım yolculuklarda, mevsimlerde gerçekleşecek değişimlerin çok güçlü olacağı gösterildi. 20 Haziran’da kuzey yarımkürede yaşayanlar yaza ve güney yarımkürede yaşayanlar kışa girecekler. Yaz, içimizde gelişmeye başlayan herşeyin doğma zamanı. Ve kış da yavaşlamanın ve içsel dünyamızın yenilenmesi için izin verme zamanı. Kış dönemi, yeni bir yaşam geliştirmeye başlamadan önce dinlenme zamanı.

Bizler doğanın kendisi olduğumuz için, yaşam döngülerine katılımımızın anahtar olduğunu daima hatırlamamız önemli. Çünkü çoğumuzun hayatları yoğun olduğu için doğa ile bağlantımızı derinleştirmek ve akıp giden güçlü değişim ve döngülere tümüyle katılmak için zaman ayırmıyoruz. Olup bitenleri anlayamadığımız bir sürecin içinde pasif biçimde sürüklenip gidiyoruz. . Fakat değişimlere katıldığımızda değişimlerle birlikte zarifçe akma seçimini yapma şansına da sahip oluruz.

Yukarı dünyada oturup yeryüzünü seyreden tanrı ve tanrıçalara ait çeşitli mitlerden hepinizin haberi vardır. Ve bulundukları yerden insanların yaşamlarını sürdürmeye çalışmalarını izlerler. Bizi yukarıdan seyrederken aralarında pek çok konuşma geçer. Konuşmalarin bazıları dünya yaşamının sınavları, zorlukları ve acıları için insanlara duyulan şefkatle doludur. Ve bazıları da, tanrı ve tanrıçaların, biz insanları yaptığımız seçimler ve yaşamın sihri ve gizemleri hakkındaki cehaletimiz yüzünden eleştirdiği bayağı aşağılayıcı konuşmalar olabilir.

20 Haziran’daki gün dönümünde sizleri çemberimize katılmaya ve Yukarı dünyaya bir şamanik yolculuk ya da meditasyon yapmaya davet ediyorum. Haydi geçmiş ve şimdiki geleneklerin tanrı ve tanrıçalarıyla aynı bakış açısına sahip bir çember olarak biraraya gelelim.

Yukarı dünyaya vardığınızda bir amfitiyatro ile karşılaşacaksınız. Oturabilir ya da ayakta durabilirsiniz. Amfitiyatronun ortasında harika bir heykelin içinde bulunan büyük bir su havuzu olacak. Ve eski uygarlıkların yaptığı gibi suya bakacağız. Bu büyük havuza baktığımızda hayatlarımızı farklı bir bakış açısından görebileceğiz.

Yeryüzündeki tüm hayatı gözlemlemeye çalışmamanızı öneririm. Şu anda olanların tümünü görmek fazla gelebilir. Fakat yukarıdan kendi hayatınıza bakın. Bunu yaparken, hayata katılım düzeyinizi gözlemleyin. Değişimlerden habersiz ve pasif bir biçimde yaşam nehrinin sizi götürdüğü yere mi sürükleniyorsunuz? Ya da aktivite düzeyinizi yavaşlatıyor ve insanlar olarak üzerimizdeki tüm taleplerden kaynaklanan yaşadığımız strese kapılmamayı mı tercih ediyorsunuz? Yavaşlamayı ve daha bilinçli yaşamayı mı tercih ediyorsunuz? Sizi toplu bilinçten farklı bir titreşim ve frekansta yaşamaya yönlendiren seçimler yapıyor musunuz? Ve yaşama tümüyle katılıyor musunuz?

Bunlar cevaplamanız gereken önemli sorular. Çünkü hayat hızlanıyor, dünyadaki olaylar yoğunlaşıyor ve akıntılarda bilinçli ve zarif biçimde yol almak yerine yaşam nehri tarafından kolayca sürüklenebiliriz.

Yolculuk ya da meditasyonunuzu tamamladıktan sonra Aralık 2015’te oluşturduğumuz sunakta buluşalım. Kendiniz, diğer insanlar ve yeryüzündeki tüm yaşam için armağanlar, sunular ve dualar bıraktığımız bir sunak oluşturmuştuk. Bu mekandaki kutsal alanımızı gözeten koruyucu ruhlarca arındırıldıktan sonra bu yerde buluşalım. Sunağın çevresinde toplanın. Bir sözcük, düşünce ya da grupla paylaşabileceğiniz bir düşünüzü armağan olarak getirin. Ayaklarınızın altındaki yumuşak toprağı hissedin, bizi saran ağaçların tatlı kokularını içinize çekin, canlı herşey şarkı söyler – doğanın şarkılarını dinleyin. Gün dönümüne, yeni bir zamana, yeni bir döngüye, içsel dünyamızda değişime hoşgeldin derken bir kutsama ve kutlama şarkısı söylemek isteyebilirsiniz. Paylaşılan pozitif enerjiyi hissedin ve çemberimizdeki aydınlık yüzlere bakın. Birbiriniz, tüm yaşam ve Yeryüzü için armağanınız olan sözcüğünüzü, düşüncenizi ya da düşünüzü söyleyin. Haydi çemberimizi ve Yeryüzünü bu güçlü değişim zamanında kutsayalım. Haydi bu değişimin gücünü, yaşamlarımıza getirdiği herşeyin heyecanıyla karşılayalım. Bunu yaparken Doğa olan kendimizle ve Doğanın kendisiyle ilişkimiz güçlenir.

Doğanın zeki olduğunu ve daima değişimleri tam bir katılımla nasıl karşılayacağını bildiğini hatırlayın. Bizler zekiyiz ve hem şimdi hem de ileride karşılacağımız geçişlere nasıl tümüyle dahil olacağımızı biliyoruz.

Haydi hem birbirimize hem de tüm yaşama mutlu bir gündönümü dileyelim.

Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başladıysanız Aralık 2015 yazısını bağlantıya tıklayarak okuyabilirsiniz: https://www.sandraingerman.com/tndecember2015.html

Haydi sunağımızı ziyaret etmeye devam etmek ve daha güçlü bir topluluk oluşturmak için armağan ve dualarımızı sunmak için söz verelim. Gönlünüzden geçen armağanı getirebilirsiniz. Sunağı rahatlamak için ya da kendiniz, diğerleri, tüm yaşam ve Yeryüzü için dua etmek, meditasyon ya da yolculuk yapmak için ziyaret edebilirsiniz.

20 Haziran yalnızca gündönümünü karşıladığımız zaman değil. Aynı zamanda dolunayı da karşıladığımız ve parlak bir ışık ağını örme çalışmamızı sürdürdüğümüz bir zaman. Bu ışık Yeryüzünün derinlerine gidiyor ve Yeryüzünün içi ve çevresinde parlıyor.

Hazırlık çalışmanızı yaparak işe başlayın. Gerçekten dönüşüm yaratma gücüne sahip ilahi ışık varlığına dönüşmek istiyorsak ilahi ışığın gerçek titreşiminde olmalıyız. Bunu yapıyor musunuz? Eğer yapmıyorsanız, çalışmanızın soonraki adımı bu.

Gün içinde olanları, olağan düşüncelerinizi ve hayatınızın yüklerini geride bırakın. Meditasyon yapmak, şarkı söylemek, dans etmek, yürüyüş için zaman ayırın. Tai chi, chi gong ya da yoga gibi uygulamalar yapmayı deneyin. Sizi kolektifin ağır bilincinin üzerine taşıyacak bir şey yapın.

İçinize yolculuk yapın ve ilahi ışığınızı deneyimleyin. Bu ışık dünya aleminde deneyimlediğiniz her ışıktan çok daha parlak. Bu ışığın sizden akarak Yeryüzünün kök sistemine yolculuk yapmasına izin verin. Ve hep birlikte Yeryüzünü içten ve dıştan kaplayan ışıl ışıl eterik dokulu ışık ağımızı örer ve tüm yaşamı koşulsuz sevginin dünyada vücut bulduğu titreşime yükseltirken bu ışığın sizden akmasına izin verin.

Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başladıysanız lütfen ana sayfadan “İnsanlardan Oluşan Bir ışık Ağı Yaratmak” başlıklı yazıyı okuyunuz.

Herkese derin, zengin ve sevinç dolu bir gün dönümü dilerim!

Copyright 2016 Sandra Ingerman. Tüm hakları saklıdır.

 

Transmutation News – April 2016 – Turkish

Dönüşüm Haberleri Nisan 2016

Kolektifin düşleyerek yarattığı yıkıcı düşlerden hala uyanabiliriz. Fakat bu olağanüstü bir konsantrasyon ve odaklanma ister. Rüyayı değiştirmek için gereken bu zihinsel enerji uykuda olan bir yetenek ya da modern kültürün meşguliyetlerinde yaşayanlar insanların her zaman doğal olarak sahip oldukları bir beceri değil.

Konsantrasyon ve odaklanmamızı geliştirmek için yapılabilecek şeyler var. Ve doğa uykuda olan ruhsal “güçlerimizi” kullanmamız için muhteşem bir öğretmen. İyileşmek, farkındalığınızı artırmak ve psişik yeteneklerinizle bağlantı kurmanız için doğada daha fazla zaman geçirmeniz için sizi ne kadar teşvik etsem az! Doğada zaman geçirin ve toprak, hava, su ve ateşin gezegende yaşadığımız bu kritik zamanda bizimle paylaştıklarını dinlemek için Derin Dinleme uygulaması yapın.

Yolculuk ya da meditasyon çalışmasına başlamadan önce hazırlık yaparak olağan düşünce ve günlük faaliyetlerinizden uzaklaştığınıza emin olun. Gerçek değişim ve dönüşümü yaratmak için gerekli olan spiritüel uygulamaları yapmak ve rehberliğe ulaşmak için olağan düşüncelerinizin çıpalarını çekerek yeterince derine gidebilmeniz gerekir.

Bu ay herkesi görünmeyen alemlerde bulunan “Düşler Diyarı” adındaki bölgeye bir şamanik yolculuk ya da meditasyon yapmaya davet ediyorum. Genişletici bir müzik çalaıp, onu dinleyebilir ve bu bölgeyi bulmak için içsel dünyanıza dalabilirsiniz. Bu bölgeye ulaştığınızda bir düş ustası öğretmen ile karşılaşmayı rica edin. Bu öğretmenin yardımı ile gündüz düşlerinizle neyi yarattığınızın size gösterilmesini rica edin. Gündüz düşlerinizin tümünü takip ederek nasıl sonuçlandıklarını seyredin. Bu gerçekten aydınlatıcı bir uygulamadır. Bu bilge yardımcı ruha danışın ve kendinizin ve kolektifin imajinasyonlarını kullanarak neyi düşleyerek yarattığını görmek isteyin. Ayrıca, bu yardımcı ruhtan gün içindeki gündüz düşlerinizi değiştirmek için konsantrasyon ve odaklanmanızı kullanabileceğiniz uygulamalar isteyin. Yaşadığımız düşü yaratmak için gerçekten imajinasyonumuzu kullanırız. Konsantrasyon, odaklanma ve imajinasyonlarımızı yaşadığımız düşü değiştirmek için kullanmazsak gideceğimiz yol belli. Yaşayacaklarımız sürpriz olmayacaktır. Kolektif olarak düşleme çalışmamızı yapmalıyız. Rüyacılar olarak yapacak çok işimiz var ve ertelemeye gelmez.


Düşleme çalışmamızı onurlandırmak için bu ay basit bir seremoni yapalım. Bunu yapmak için gevşemiş ama odaklanmış bir durumu koruyabileceğiniz bir gün seçin, gözlerinizi kapayın ve görünmez alemlere yolculuk yapın. Son birkaç aydır yaptığımız gibi, yolculuk ya da meditasyon yaptığınız odadan uzanan yolu yürüyün. Kendinizi yüksek, güzel, güçlü ve sağlıklı ağaçların çevrelediği bir yolda yürürken bulabilirsiniz.

Üzerinde yürüdüğünüz toprak ince ve koyu renkli zengin bir toprağa basıyorsunuz. Adımlarınızın toprakta iz bıraktığını hissedebiliyorsunuz. Yürürken doğadaki seslerin güzelliğini dinleyin ve çevrenizdeki ağaç, bitki ve bize yaşam veren havanın taşıdığı nefis kokuları içinize çekin. Yetişen otlar var mı? Bu yerde başka hangi doğa ruhları var? Havanın tadını bile alabilirsiniz. Bu yerde bir su ütlesi olup olmadığını ve akan suyun sesini duyup duymadığınızı farkedin Batan güneşin gücünü ve üzerinizde güzel ışıklarını saçmaya başlayan ay ve yıldızları hissedin.

Yürürken kalp atışlarınızı hissedin ve duygularınızın farkına varın. Kalplerimizi sevgiyle birbirimize açmak için zaman ayırdık. Diğerleri ve Yeryüzüne hizmet edebilmek için mümkün olan herşeyi yapan benzer zihniyetteki bir ruhsal aileyle olan bağlantınızı hissedin.

Yürümeye devam edin ve bir açıklığa ulaşın. İmajinasyonunuzu kullanarak bu açıklıkta çevrenizde bulunan herşeyi görün, hissedin, duyun ve kokuları ve tatları alın. Yolculuk/meditasyon/gündüz düşünüzü bir film gibi seyretmek yerine bütünüyle bu açıklıkta olduğunuzu hissedin. Şimdi burada olun. Birlikte çalışmayı sürdürdüğünüz ve şimdi çemberimizin de bir parçası olan tüm yardımcı ruhlarınıza teşekkürlerinizi sunun.

Açıklığa girdiğinizde sizi spirtüel düzeyde temizleyecek olan bir koruyucu ruh tarafından karşılanacaksınız. Bu şefkatli ruh sizi tütsü ya da bir tüy ile temizleyebilir, size bir şarkı söyleyebilir ya da saçınıza dokunabilir ya da kulağınıza bir mesaj fısıldayabilir. Açık olun ve bunların size gündelik düşünce ve endişelerinizin yüklerinden kurtulmanız için yardımcı olmayı arzulayan yardımcı ruhlar olduklarını bilin.

Açıklığın ortasında yanan büyük ateşi farkedin. Bu ateş, gerçekleşmesini istediğimiz kutsamalarımızı ve dönüştürmeyi arzuladığımız yaralarımızı kabul eden aylardır yanmayı sürdüren aynı ateş. Ateşe yaklaşın ve çıtırtıları dinleyin ve dumanın kokusunu alın. Ateşin yanında oturun ve ona bir mesajı olup olmadığını sorun. Ateş zeki, canlı ve bilgelikle doludur. Kendiniz ve gezegen ile ile gerçekleşmesini görmek istediğiniz bir düşünüzü ateşle paylaşın. Ateşi tüm yaşam için kurduğunuz düşün güzelliği ile besleyin.

Dolunay 22 Nisan’da. İlahi ışığımızın gökkuşağının renkleriyle birlikte yeryüzünü ve tüm yaşamı sevgiyle sarmaladığını hayal edelim. Transfigürasyon uygulamanızı tuutkuyla yapın. Niyet + sevgi + birlik + uyum + konsantrasyon + odaklanma + imajinasyonunuzu birleştirerek ilahi ışığınızı deneyimleyin ve aynı şeyi yapan diğerlerinin ışıklarıyla bağlantı kurarak ışıklarınızı birleştirin.

Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başlayanlar lütfen ana sayfadan İnsanlardan Oluşan Bir Işık Ağı Yaratmak başlıklı yazıyı okuyun.

Copyright 2016 Sandra Ingerman. Tüm hakları saklıdır.

 

Transmutation News – March 2016 – Turkish

Dönüşüm Haberleri Mart 2016

Zaman hızla ilerliyor ve bu ay Ekinoksu kutlar ve onurlandırırken yeni bir mevsimi de karşılıyoruz.

Geçtiğimiz birkaç ayda Dönüşüm haberleri okuyucularından dua hakkında yazmam için üç ayrı istek aldım. Dua hakkında neden daha fazla yazmadığımı merak etmişler.

John bana aşağıdaki mektubu yazmış:

Sevgili Sandra,

Hem meditasyon hem de şamanik yolculuğu eşit biçimde geçerli spirtiüel uygulamalar olarak gördüğünüzü yazdığınız son Dönüşüm Haberleri sayısını okuduğumda rahatladım. Yıllar içinde gitgide daha az usule uygun şamanik yolculuk yapmaya başladım. Günlük olarak meditasyon ve duayı birleştirdiğim bir uygulamam var ve şefkat dolu yardımcı ruhlarımla iletişim kurmak da bu uygulamanın bir parçası. Bununla birlikte, davul ritmi eşliğinde “gerçek” yolculuklar yapmadığım için kendimi korkak ve/ya tembel hissediyordum. Ve bir biçimde yıllardır öğretileri ve mentorluklarını benimle cömertçe paylaşan farklı şamanik eğitmenlerimi de hayal kırıklığına uğrattığımı hissettim. Bu yüzden, meditasyonun geleneksel şamanik yolculuk kadar geçerli bir spiritual uygulama olduğunu onaylamanızla bu yükün bir bölümünü benden kaldırdırdığınız için size teşekkür ederim.

Meditasyon ve yolculuk hakkındaki yorumlarınıza duaya yer vermemiş olmamanız beni meraklandırdı. Açıkçası, şamanşk çalışmada şefkatli bir yardımcı ruhun rehberlik ya da yardımını istemek, pek çok kişinin aynı şeyleri bir tanrı ya da bedensiz bir varlıktan dua yoluyla istemeleriyle aynı süreç. Belirgin olan yegane farklılık ise şamanizmin kişinin istekleri için sonsuz sayıda varlığa başvurabilmesi. Geleneksel teist (özellikle monotheist) dinlerin uygulayıcıları dua ederken yaptıklarının, bunu aynı şekilde adlandırmasalar da şamanik uygulayıcıların yaptığıyla aynı şey olduğu düşüncesinden kırılabilirler. Ve sizin dua etmekten bahsetmemenizin nedeninin bu insanları kırmaktan kaçınmak mı olduğunu merak ediyorum.

Dünya için yaptığınız herşey için teşekkürler.

En içten dileklerimle,

John

Duanın hem bireysel yaşamlarımız hem de gezegen için kudretli bir iyileştirici güç olduğu şüphe götürmez. Ve Dönüşüm Haberlerini okuyan herkesin dua ettiğine ve hepsinin kendi yöntemiyle dua ettiğini tahmin ediyorum.

Dönüşüm Haberlerinin amacı, yaşayan birer dua olmaları için kişilere bilinçli bir yaşam tarzını yaşamalarını öğretmek ve yaşamlarımızın her dakikasında ve gün içindeki tüm hareketlerimizde duaları cisimleştirmektir.

Çünkü istediğimiz kadar dua edebiliriz ama bilinçli bir yaşamı yaşamadığımız sürece dualarımız da mümkün olan gerçek değişim gücüne sahip olamazlar. Yaşamın kendisi bir seremonidir. Ve dualarımızı ve seremoni çalışmamızı dünyadaki günlük varoluşumuzdan ayırmaya eğilimimiz var.

Dönüşüm Haberleri, öğrettiğim Yeryüzü için Şifa çalışmasını temel alır ve bu çalışmanın da merkezindeki öğreti, ne yaptığımız değil kime dönüştüğümüzün dünyayı değiştirdiğidir. Ve sevgi ve birlik anlayışıyla yaşamamız gerektiğidir. Değişimi yaratan uygulamalar, dualar ve seremonilere odaklanmalı ve konsantre olmalıyız. İçimizdeki uyumu bulmalı ve bunu yaparken de tüm canlı varlıkların ve Yeryüzünün hayrına hizmet eden bir hayatı yaşamak için imajinasyonlarımızı kullanmalıyız.

Kültürümüzde spiritual çalışma ve dualarımzı yaşamlarımızdan ayrı tutmaya eğilimliyiz. Ve anahtar da bu muhteşem Yeryüzü’nde yaşarken aldığımız her nefesin bir dua olduğu anlayışı.

Dışımızdaki dünya içsel dünyamızın bir yansımasıdır. Bu yüzden içsel dünyamızın sanatkarları haline gelmeli ve toprağımızı işlemeli ve kendimiz ve dünya için arzu ettiğimiz yaşamı yaratan tohumları ekmeliyiz.

Duanın gücünü hiçbir biçimde hafife alıyor değilim. Fakat hem kendi yaşamlarımızı hem de dünya üzerindeki yaşamı dönüştürmek için yapmamız gereken kişisel çalışma için sorumluluk almamak ve yalnızca dua etmek ümit ettiğimiz sonucu vermeyebilir.

Evet, dualar mucize yaratır. Ve çoğumuz hem kendi yaşamlarımızda hem de diğerlerinin yaşamında bu mucizelere tanık olduk.

Fakat dünya barışı için dua etme konusuna gelince, bizler yaşayan bir barış duası olmak zorundayız. Düşünce ve duygularımızın gerisindeki enerjiyi barış enerjisine dönüştürmeyi öğrenmek zorundayız. İçsel bahçemize barış tohumları ekmek zorundayız. Barışın kendisi olmak zorundayız. Tüm duyularımızı harekete geçirerek insanların barış içinde yaşadıklarını imgeleyebilmeliyiz. Ve bu da dua, seremoniler ve yaptığımız diğer spiritüel uygulamaları da entegre etmemizi gerektiren büyük bir kişisel çalışma ister.

Dönüşüm Haberlerini yazdığım 16 yıl içinde, daha bilinçli hale gelmek ve görmek istediğimiz sonucu yaratmak için olmamız gereken kişi haline gelebilmemiz ve aynı zamanda da zamnalama ve sonuca teslimiyet için çalışmaya yönelik her ay yazdım.

Yıllar içinde zaman zaman yaşayan bir dua haline gelmemizde bize yardımcı olacak uygulamaları özetledim. Kasım 2015 Dönüşüm Haberlerinde yine bir özet yazdım. Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başlayanlar bu özeti okumak isteyebilirler.

Şamanik yolculuk ve meditasyon uygulamaları yapanları hem kendi sağlığımızı hem de Yeryüzünün sağlığını besleyecek olumlu değişimleri nasıl yapacakları konusunda rehberlik istemeleri için cesaretlendirdim. Fakat yardım içim şamanik yolculuk da, kendi içsel manzaralarımıza ve içimizdeki Kaynak’a ulaşmak için meditasyon ya da dua da etsek yine de kişisel çalışmanızı yapmanız gereklidir.

Hangi dine inandığınız ya da nasıl dua ettiğiniz önemli değildir. Tüm din ve dualar, daha bilinçli yaşamak ve dualarınızı yaşamınızda içselleştirmek için yapılan uygulamalarla entegre edilebilir. Anahtar çalışmayı YAPMAKTIR ki dua ve çalışmanın kendisi OLABİLELİM. Ve çok yoğun olan yaşadığımız hayatlarımız ve medyada gördüklerimizle boğulurken benim “misyonum” da hem kendi yaşamlarımızda hem de Yeryüzünde gerçekten olumlu ve bilinçli değişim yaratankar olmamız için esin sağlamayı ve odaklanmaya yardımcı olmayı sürdürmek.

Dolunay 23 Mart’ta. Haydi dua, meditasyon ya da şamanik yolculuklarımızla kendi ilahi ışığımızı deneyimlemek için biraraya gelmeye devam edelim. Ve yine hep birlikte bu ışığın Yeryüzünde yayılmasına ve tüm yaşama dokunmasına izin verelim. Anahtar yine ışığı bedenlemek ve bunu zihinsel bir konsept olarak düşünmemek. Biz ışık haline gelmeliyiz.

Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başlayanlar bu dolunay seremonisinin detayları için bu sitedeki “İnsanlardan oluşan bir ışık ağı yaratmak” yazısını okuyabilirler.

Kuzey yarıkürede ilkbahar ve güney yarıkürede sonbaharı karşılayacağımız ekinoksu 19 Mart’ta kutlayacağız. Bu yeni ve güçlü mevsimlere girdiğimiz zamanlar, doğada büyük değişimlerin olduğu, güçlü değişimlerin zamanıdır.

Ekinoksu kutlamak için İçsel Dünyamız ve içsel manzaramız ile ilgilenmeye devam etmek istiyorum. Bunu bhep birlikte yaparken Yeryüzü ve tüm yaşam için sağlığı besleriz. İçimizde ve dışımızda küresel bir bahçe yaratırız.

İçsel bahçenizde nadasa bırakılması gerekli yerleri tespit edin ve çalışacak yeni alan bulun. İçsel bahçemizin ne kadar büyük olduğunu anımsayın.

Eğilin ve parmaklarınızı toprağa daldırın. Toprağın taneciklerini ve toprağın zenginliğini hissedin. Toprağı parmaklarınızın arasında tamamen hissedin. Toprakla oynamanın keyfine varın. Toprağın tadına bakın ve zengin aromasını hissedin. Kendinizi toprakta yalınayak yürür ve içsel bahçenizin enerjisi ve kalp atışıyla gerçekten bağlantıya geçerken hayal edin. Toprak eğer sert ve kuruysa bu İçsel dünyanızı ihmal ettiğinizin bir işaretidir. Yerli halkların içsel dünyalarını sürekli geliştirmekten kaynaklı gözlerinden parlayan ışık ve mutluluğu anımsayın.

Toprağınızın ihtiyacı ve size artık hizmet etmeyen hangi bitkilerin ayıklanması gerektiği üzerine derinlemesine düşünün. Bunu yapmak için tutkunuzu hissedin. Bunu iş olarak görmeyin. Bunun oyun olarak ve ruhunuzu besleyip zenginleştiren birşey olarak düşünün.

İçsel bahçenizde dans edip hareket ederken saçmak istediğiniz yabani tohumları düşünün. İyi bir sağlık, barış, sevgi, uyum gibi tohumlar atın. Kalbinizdeki düşün tohumlarını atın. Tohumlara şarkı söyleyin ki sevgiyle ekildiklerini bilsinler.

Bunu yaptıktan sonra eğilip tohumları nazikçe toprağın içine itebilirsiniz. Ve sonra da onları sevgiyle sulayın.

Güney yarıkürede bize büyük güzellikler sunmuş olan bitki ve ağaçları onurlandırmanın zamanı. Şimdi kurumuş olan yaprak ve dallrı hissedin. Bir zamanlar canlı ve pek çok güzelliği yansıtmış olan için şimdi toprağa dönerek içsel ve dışsal bahçelerimiz sonbahar ve kış süresince dinlenirken onu beslemenin zamanı. İçsel dünyanızın Yeryüzüne dönmesi ve böylece İlkbahar yeniden geldiğinde ekeceğiniz tohumları sarmalayacak olan zengin toprağa dönüşmesi gereken yerlerinin farkına varın.

İçsel bahçenizi ziyaret edin ve onu dinlenmeye bırakın. Bakıma ihtiyaç duyduğunu düşündüğünüz yerler için içinizden geleni yapın. Yaşamınıza getirdiği tüm güzellikler için herşeye bir şükran şarkısı söyleyin. Olağan yaşamınızda bırakmanız gerekenlerin ne olduğunu düşünün. İçsel bahçenizdeki toprağı hissedişinize odaklanın ve ayaklarınızı toprağa bastıkça yeryüzünün bu mevsimde geçirdiği değişimle bağlantı kurun. Siz doğasınız. Yaşadığınız yerdeki toprakla birleşerek mevsim değişimine uyum sağlayabilir ve kendi bedeninizin mevsimle birlikte nasıl değiştiğini ve sonbaharda kendinize nasıl bakmanız gerektiğini hissedebilirsiniz.

İlkbaharı da ya da sonbaharı da karşılıyorsanız, içeride ya da dışarıda bir kaba bitki tohumları ekin. Bu tohumlardan yetişen bitkileri sevginizle besleyin. Tohumlara her gün şarkı söyleyin. Zengin toprağa ektiğiniz tohumlar güçlü bitkiler olarak büyürken onlarla konuşun. Zamanla büyümelerini gözlemleyin ve onları sevginizle beslemeye devam edin. Ve bitki büyüdüğünde onu yiyin. İçsel ve dışsal bahçemizi beslediğimiz enerjileri ve düşünceleri nasıl yediğimiz üzerine derinlemesine düşünün.

Kendimize, diğerlerine, doğaya ve dünyaya gönderdiğimiz enerjilere daha çok dikkat etmek konusunda daha gayretli olma k için bir seçim yapın. Çünkü sonunda bu enerjileri bedenimiz ve yaşamlarımızda sindiriyoruz.

Mutlu bir ekinoks dilerim!

Copyright 2016 Sandra Ingerman. Tüm hakları saklıdır.

Transmutation News – February 2016 – Turkish

Dönüşüm Haberleri Şubat 2016

Shift Network ile gerçekleştirdiğim telekonferans kursumun giriş konuşmasını öğrencileriyle birlikte dinleyen bir dostum benimle iletişime geçti.

Öğrencilerinden bazılarının şamanizmin onbinlerce yıldır süregelen ve böylesine güçlü bir şifa uygulaması olmasına karşın dünyada neden pek çok güçlüğün deneyimlendiğini merak ettiğini anlattı.

Bu soru Dönüşüm Haberlerini yazmaya başladığım ilk yıllarda sıklıkla karşılaşıp cevap verdiğim bir soruydu.

Kolektif olarak yaptığımız spritüel çalışma olmasaydı dünyanın bugün ne halde olacağını bilemeyiz. Ve spritüel çalışma yapmadaki anahtar, onu uzun dönemli yapmaya bağlılıktır. Çünkü yaşadığımız zamanın bizi nasıl bir evrim ve büyümeyle sonuçlanacağını bilmiyoruz.

Ve kolektif olarak deneyimlemekte olduğumuz büyük sorunlar hakkında değişimi görmeye ömrümüz yetmeyebilir. Bunu kabullenmeli ve vizyonumuza sadık kalmalı ve spritüel uygulamalarımıza odaklanmalıyız.

Tüm spritüel uygulamalarda insanların inançlarını kaybettikleri zamanlar mevcuttur. Hepimizin yaşamlarında pek çok düzeyde gerçekleşen “ruhun karanlık gecesi” hakkında öğretiler daima varolmuştur. Egomuz ve kişiliğimizin biçimlendiği ve böylece ruhumuzun ışıltısının ortaya çıktığı yol budur.

Duygum daima, yaptığım tüm spritüel çalışmaların nihai sonucunun Yeryüzü’nün kaderini nasıl etkileyeceğini bilemeyeceğim olmuştur. Çünkü Yeryüzü’nün kendisine ait bir kaderi var, ben Yeryüzü’nden doğdum ve bu kaderin bir parçasıyım.

Fakat tüm yaşam için şifanın oluşmasına dair vizyonumu ve odağımı sürdürmek için elimden gelenin en iyisini yapmak istiyorum ki Yeryüzü’nde birbirimizi ve tüm yaşamı onurlandırdığımız barış ve uyum içinde bir yaşamı yaşamaya doğru hareket edebilelim.


Çalışmanın nasıl sonuçlanacağını bilmiyorum. Fakat yaşamımın sonunda hayatın güçlükleriyle yüzleştiğimi ve oturup kalmadığımı söyleyebilmek istiyorum. Yaşam ve bana getirdiği tüm öğretiler için oradaydım. Spiritüel uygulamalarımı yaptım ki kişisel olarak yapabildiğimce evrimleştim. Nihai sonuç hakkında söyleyebileceğim de sıradan gözlerimle görebildiğim sonuca bağlı kalamayacağım. Daha büyük bir resim var, sonuca teslim olmam ve çalışmama odaklanmam gerekiyor.

Dünyanın durumuna baktığımız zaman inanç ve umudumuzu kaybetmek kolay. Çalışmanıza devam etmeniz için teşvik etmek ve kişisel şamanik ve meditasyon uygulamalarınızın kişisel ve küresel dönüşüm yarattığını bilmenizi isterim.

Telekonferans dersimin bir sonraki seansı için yolculuk yaparken Mısır tanrısı Osiris’ten ilginç bir mesaj aldım. Yolculuklarımda bu güçlü öğretmenle nadiren karşılaşırım. Fakat paylaşacak önemli bir mesajı olduğunda ortaya çıkar.

Bana, öğretirken nasıl sevgiye odaklandığımı ve kalplerimizi açmaya odaklandığımı söyledi. Ve elbette hepimizi biliyoruz ki şifa, sevginin enerji ve titreşimi ile gerçekleşir. Ama bana spiritual çalışmamızı yaparken tüm enerji merkezlerimizi kullanmamızın önemli olduğunu söyledi. Osiris, bana kendi spiritual gücümüzle bağlantılı olarak yaşamak ve çalışmak için gerekli titreşime sahip olan 2. ve 3. Çakraları harekete geçirmekten bahsetti.

Osiris, görünmez alemlere girmek için genellikle beyin dalgalarımızı değiştiren davul ritmini dinlediğimizi ve koşulsuz sevgiye araç olmamızı sağlayan kalpten çalıştığımızı söyledi. Fakat, tümünü kullanmamız gereken bir bedenle doğduğumuzu söyledi. Ve kişisel gücümüzü onurlandırmanın kişisel yolculuğumuzun bir parçası olduğunu ve bunun gezegene hizmet etmek için yapmamız gereken şifa çalışmasına katkısı olacağını söyledi.

Bu bana çok mantıklı geldi. Çünkü şimdi gücümüze sahip çıkmanın ve ondan korkmamanın zamanı. Şubat ayında gücünüzle yaşamanın sizin için ne anlama geldiği konusunda yolculuk ya da meditasyon yapabilirsiniz.

Şubat ayı ayırıca, sevdiğimiz kişilere sevgimizi ifade ettiğimiz Sevgililer Günü’nün ABD ve diğer bazı ülkelerde kutlandığı bir zaman. Bir düzeyde, maddi şeyleri satmak için yaratılmış yapay bayramlar benim için biraz tetikleyici oluyor. Fakat iş dünyası tarafından tematik olarak yaratılmış böyle günlerin enerjisini, dünyada meydana getirmeye çalıştığımız frekans ve titreşimler için kolektif düzeydeki enerjiye bağlanmak için yararlanabiliriz.

Ve dünyada koşulsuz sevgi enerjisini meydana getirmek için çalışıyoruz. Sevgililer Günü’nde kolektifin enerjisiyle birleşebilir ve Yeryüzü ve tüm yaşamı sevgiyle beslemek için titreşimi artırabiliriz.

Dönüşüm Haberlerini okuyan bir kişiden mektup aldım. Dönüşüm Haberlerini okumayı çok sevdiğini ama şamanik yolculuk yapmanın hiç içinden gelmediğini yazmış. Yolunun meditasyon olduğunu söylemiş.

Dönüşüm Haberlerini okuyan herkesin, çalışmaya daima geniş bir topluluğa açmayı istediğimi bilmenizi isterim. Yani, çemberimizin parçası olmak ve birlikte çalışmak için şamanik yolculuk yapmanıza hiç gerek yok. Daima paylaştığım egzersizleri şamanik yolculuk ya da meditasyon olarak yapmanızı öneriyorum. Açıklığa kavuşturmak isterim ki, paylaştığım egzersizler çalıştığınız kişisel uygulama çerçevesinde yapmanız için tasarlanmıştır. Doğrudan esin ve içsel bilgeliğinize ulaşmak için pek çok yol vardır. Kendi içsel ilahi ışığınızı deneyimlemenin ve onun yaşam ağına akmasını sağlamasının pek çok yolu vardır. Söylediklerimi hepinizin anladığını düşünüyorum.


Bu ayın seremonisi üzerine meditasyon ve yolculuk yaptım. Bir yolculuk ya da meditasyon yaparak yaratmış olduğumuz sunağı ziyaret edin. Bu seremoniyi 14 Şubat Sevgililer Günü’nde gerçekleştirin. Böylelikle, dünyadaki büyük kolektiften akan sevgi enerjisine katılırız.

Gözlerinizi kapayın ve görünmeyen alemlere doğru yolculuğunuza başlayın. Yolculuk ya da meditasyonu yaptığınız odadan çıkan yolu yürüyün. Geçen ay gibi, kendinizi yüksek, güzel, güçlü ve sağlıklı ağaçlarla çevrili bir yolda yürürken bulabilirsiniz. Bastığınız toprak ince ve koyu renkli ve zengin bir toprağa basıyorsunuz. Adınlarınızın toprakta bıraktığı izleri hissedebiliyorsunuz. Yürürken doğadaki seslerin güzelliğini dinliyor ve çevrenizdeki ağaçlar, bitkiler ve bize yaşam veren havanın paylaştığı muhteşem kokuları içinize çekiyorsunuz. Çevrede yetişen otlar var mı? Bu yerde başka hangi doğa varlıkları var? Havanın tadını bile deneyimleyebilirsiniz. Bu yerde bir su kütlesi olup olmadığını ve suyun sesini duyup duyamadığınızı farkedin. Batmakta olan güneşin gücünü ve üzerinizde güzel ışıklarıyla parlamaya başlayan ay ve yıldızları hissedin.

Yürürken kalp atışınızı hissedin ve duygularınızı farkedin. Kalplerimizi birbirimize açmak için zaman ayırdık. Diğerlerine ve Yeryüzü’ne hizmet etmek için mümkün olan herşeyi yapan benzer ruhlardan oluşan ailenizle bağlantınızı hissedin.

Yürürken büyük bir açıklığa varıyorsunuz. Bu açıklıkta size çevreleyenleri görmek, hissetmek, duymak, koku ve tatlarınnı almak için hayal gücünüzü kullanın. Yolculuk/meditasyon/hayalinizi uzaktan bir filmmişçesine seyretmek yerine bütünüyle bu açıklığa adım atın. Şimdi burada olun. Çalışmayı sürdürdüğünüz ve şimdi çemberimizin de parçası olan tüm yardımcı ruhlara teşekkürlerinizi sunun.

Açıklığa girerken bir koruyucu ruh tarafından karşılanacak ve spritüel düzeyde arındırılacaksınız. Bu şefkatli ruh size tütsü ya da tüy ile arındırbilir, şarkı söyleyebilir ya da saçınıza dokunabilir veya kulağınıza bir mesaj fııldayabilir. Açık olun ve bilin ki bunlar size sıradan düşünce ve endişelerinizin yüklerinden kurtarmak için yardımcı olmak isteyen yardımcı ruhlar.

Arındırıldıktan sonra açıklığa girin ve geçen ay yarattığımız sunağı ziyaret edin.

Sunağın çevresinde duralım ve birbirimizi ve bu kutsal alanı onurlandırmak için davul çalıp şarkı söyleyelim. Çemberimizi onurlandırdıktan sonra hep birlikte sunağın çevresinde oturalım ve kendimiz, sevdiklerimiz, yaşam ağındaki herşey ve Yeryüzü için dua edelim. Dua eder ve meditasyon yaparken, kendi içinize yolculuk yapın ve sevdiğiniz birisine, doğa varlıklarına ve/veya Yeryüzü’ne gönderebileceğiniz bir enerji armağan bulun.

Bu enerjisel armağanı gönderdikten sonra gözlerinizi açın. Sunağın üzerinde, çemberimizdeki her bir kişinin adlarının yazılmış olduğu güzel kağıtlar ve nesneler göreceksiniz. Her bir parça kağıt ve nesne, biri için enerjisel bir armağan. Bu bir sözcük, sembol, öpücük, kucaklama, vs. olabilir. Bu enerjisel armağan bir yardımcı ruh, element, bir Tanrı, Tanrıça, ata ya da Kaynak tarafından yaratıldı. Bu armağan sizin için. Sunağa gidip üzerinde adım yazılı olan, ruhların yaptığı resmi elime aldığımda, Osiris’in bana üzerinde “umut” yazan bir sunu bırakmış olduğunu gördüm. Bu sözcüğün enerjisini absorbe etmem söylendi.

Sevgiyi almak kadar vermenin de önemli olduğunu anımsayın. Sunakta yardımcı ruhların size özel olarak bıraktığı birşeyi fark edeceksiniz.

Size özel armağanı alın ve bu armağanın frekand ve titreşimini absorbe edin.

Sunakta enerjisel armağanınızı verdikten ve size sunulan armağanı aldıktan sonra ayağa kalkın. Grubumuza hoşçakal deyin. Bu yerde daima güçlü biçimde yanan ateşi fark edin ve onu selamlayın.

Bu yere gelmek için kullandığınız yoldan içinde bulunduğunuz odaya dönün.

Gözlerinizi açın ve Yeryüzü’ne derinden köklendiğinizi hissedin ve derinden birkaç topraklandırıcı nefes alın. Çemberimizin hayırduaları ve parıltısıyla dolu olarak tamamen geri döndünüz.

Dolunay 22 Şubat’ta. Bu sevgi akışını ve güç ve güzellikle yürümek için gerekli olan enerjileri vermeyi ve almayı sürdürelim. Bu muhteşem Yeryüzü’nde bir ışık ağı örmek için her ay yaptığımız transfigürasyon seremonimiz için hazırlık uygulamalarımızı yapalım.

Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başlayanlar lütfen Dönüşüm Haberleri bölümünün başındaki “İnsanlardan Oluşan bir Işık Ağı Yaratmak” ve “Seremoni Çalışmasına Hazırlık” başlıklı yazıları okuyunuz.

Hep birlikte hem sevgiyle hem de güç ile yaşayalım ve çalışalım.

Copyright 2015 Sandra Ingerman. Tüm hakları saklıdır.

Transmutation News – January 2016 – Turkish

Dönüşüm Haberleri Ocak 2016

Yeni yıla girerken çemberimizdeki herkese hayırdualarımızı göndermek için haydi kalplerimizi birleştirelim.

Bir yolculuğum sırasında gördüğüm, hep birlikte bir sahilde durup engin sulara baktığımızdı. Yeni diyarlar keşfetmek için yeni bir maceranın başlangıcında olan eski insane gruplarıyla bağlantımızı hissettim. Suyun temiz ve sakin olduğunu gördüm. Yine de kıyıya vuran ufak dalgaların dinginlik veren seslerini duyabiliyordum. Topluluğumuzu sahilde beraberce gördüğümde, karşımızdaki yeni bilinmeze doğru derin bir inanç hissederek ve birlikte olduğumuzda hem sakin hem de dalgalı sularda seyrederken güçlü olacağımızı bilerek bakıyordum. Hep birlikte gün doğumunu seyrederken gökyüzünün açık olduğunu ve gün doğumunun kırmızılığını gördüm.

2015’I sonlandırmak için, Dönüşüm Haberleri Aralık sayısında,görünmeyen alemlerde seremoni çalışmamızda biraraya geleceğimiz kutsal alan yaratmaya başladık. Umarım bu alanı ziyaret ediyor ve yardımcı ruhlar ve bu yerin ruhunu onurlandırmak için armağan ve sunular bırakıyorsunuzdur.

Ayrıca, önerilerde bulunduğum “Seremoni Çalışmasına Hazırlık” başlıklı bir yazı yazarak okumanız için siteye yükledim.

Görünmeyen alemlerde kısa bir seremoni ile devam etmeden önce, kutsal alanda ve evinizde oluşturduğunuz sunakta biraz çalışma yaparak başlamak istiyorum.

Su doldurabileceğiniz özel bir kap ya da bardak bulun. Buna su doldurarak sunağınıza yerleştirin. Farkındalığınızı bu kutsal su ile dolu bardakta tutarken, onu birkaç gün sunağınızda bırakın. Evde bulunduğunuz sırada ve evdeki işlerinizi yaparken, sunaktaki suyu sevgi ve ışıkla besleyecek spritüel uygulamalarınıza odaklandığınızdan emin olun.

Suyun birkaç gün sevgi enerjisiyle dolmasına izin verdikten sonar, yine hazırlık çalışmanzı yapın. Daha sonar suyunuzu alın ve ilahi ışık ve sevgiye transfigure olarak onunla outrun.

Bu çalışmayı hepimizin aynı gün yapması gerekmiyor çünkü şamanik çalışmaları zaman kavramının dışında yaparız.

Bu suyun ışık saçtığını gördüğünüzde, onunla dışarı çıkın ve doğada sizin için özel olan bir yere gidin. Eğer bir su kütlesinin yakınında yaşıyprsanız, kutsal kabınızdaki suyun bus u kütlesini sevgi ve ışıkla doldurmasını sağlayabilirsiniz. Toprağı da ışıkla doldurduğunuz bu suyla besleyebilirsiniz. Yeni yılı karşılama niyetiyle hayırduası seremonisi için yaktığınız ateşe bile sunabilirsiniz. Transfigüre ve kutsal suyu elementlerle paylaşarak tüm yaşamı kutsamış olursunuz.

Sunağınızda sürekli bir bardak su bulundurmak iyi bir fikirdir. Çünkü su bize ruhumuzun doğasını yansıtır. Ve sunağımızda su bulundurmak bize dünyayla güzelliği paylaşma isteğimizi hatırlatır.

Suyunuzu dışarı çıkarmadan önce ya da sonra kutsama için görünmez alemdeki çemberimize katılın. Gözlerinizi kapayın ve görünmez alemlere yolculuk yapmaya başlayın. Yolculuk ya da meditasyonu yaptığınız odadan çıkan yolu yürüyün. Geçen ay gibi, kendinizi yüksek, güzel, güçlü ve sağlıklı ağaçlarla çevrili bir yolda yürürken bulabilirsiniz. Bastığınız toprak ince ve koyu renkli ve zengin bir toprağa basıyorsunuz. Adınlarınızın toprakta bıraktığı izleri hissedebiliyorsunuz. Yürürken doğadaki seslerin güzelliğini dinliyor ve çevrenizdeki ağaçlar, bitkiler ve bize yaşam veren havanın paylaştığı muhteşem kokuları içinize çekiyorsunuz. Çevrede yetişen otlar var mı? Bu yerde başka hangi doğa varlıkları var? Havanın tadını bile deneyimleyebilirsiniz. Bu yerde bir su kütlesi olup olmadığını ve suyun sesini duyup duyamadığınızı farkedin. Batmakta olan güneşin gücünü ve üzerinizde güzel ışıklarıyla parlamaya başlayan ay ve yıldızları hissedin.

Yürürken kalp atışınızı hissedin ve duygularınızı farkedin. Kalplerimizi birbirimize açmak için zaman ayırdık. Diğerlerine ve Yeryüzü’ne hizmet etmek için mümkün olan herşeyi yapan benzer ruhlardan oluşan ailenizle bağlantınızı hissedin. Benzer ruhlardan oluşan bir aileyle bağlantınız size nasıl hissettiriyor? Ve hep birlikte seremoni çalışmamızı yaparken her birimize ve çalışmamızda bizimle olan yardımcı ruhlara olan sevgi, şükran ve saygınızı nasıl ifade etmek istersiniz?

Yürürken büyük bir açıklığa varıyorsunuz. Bu açıklıkta size çevreleyenleri görmek, hissetmek, duymak, koku ve tatlarınnı almak için hayal gücünüzü kullanın. Yolculuk/meditasyon/hayalinizi uzaktan bir filmmişçesine seyretmek yerine bütünüyle bu açıklığa adım atın. Şimdi burada olun. Çalışamayı sürdürdüğünüz ve şimdi çemberimizin de parçası olan tüm yardımcı ruhlara teşekkürlerinizi sunun.

Açıklığa girerken bir koruyucu ruh tarafından karşılanacak ve spritüel düzeyde arındırılacaksınız. Bu şefkatli ruh size tütsü ya da tüy ile arındırbilir, şarkı söyleyebilir ya da saçınıza dokunabilir veya kulağınıza bir mesaj fııldayabilir. Açık olun ve bilin ki bunlar size sıradan düşünce ve endişelerinizin yüklerinden kurtarmak için yardımcı olmak isteyen yardımcı ruhlar.

Arındırıldıktan sonra açıklığa girin ve geçen ay yarattığımız sunağı ziyaret edin.

Sunağın çevresinde duralım ve birbirimizi ve bu kutsal alanı onurlandırmak için davul çalığ şarkı söyleyelim. Sunakta çemberimizin sevgi ve ışığıyla dolu kutsal suların olduğu bardakları farkedin.

Haydi birbirimiz ve tüm yaşam için kadeh kaldırırken herkese mutlu bir yeni yıl dileyelim. Suyu yavaşça yudumlayın ve güç, sevgi ve ışıkla dolduğunuzu ve yeni yılın sunduklarını keşfetmek için dört gözle beklerken enerjiyi tüm hücrelerinize çektiğinizi hissedin.

Grubumuza, geçen ay yaktığımızve güçlü bir şekilde yanmayı sürdüren kutsal ateşe hoşçakal deyin. Ateş, dönüştürmeye ihtiyacımız olan inanç ve yaralarımızı kendisine bırakmak için ziyaret edebilmemiz için sürekli bu kutsal alanda olacak. Ya da evrenin sevgi dolu kollarına taşıyacağını bilerek hayal ve hayırdualarımızı da ateşe getirebiliriz. Tüm elementlere ve yardımcı ruhlara teşekkür edin ve veda edin. Yardımcı ruhlara çalışmamızın şimdilik sonlandığını söyleyin.

Bu yere ulaşmak için yürüdüğünüz yolu izleyerek içinde bulunduğunuz odaya dönün.

Gözlerinizi açın ve Yeryüzü’ne derinden köklendiğinizi hissedin ve birkaç topraklandırıcı derin nefes alın. Çemberimizin ışıltısı ve hayırdualarıyla dopdolu biçimde döndünüz.

Dolunay 24 Ocak’ta. Her dolunayda Yeryüzü’nü çevreleyen güzel ve ışıltılı bir ışık ağı örmeyi sürdürmek istiyoruz. Hazırlık çalışmanızı yapın ve transfigure biçimde çemberimize katılın ve ışığımızın akması ve parlamasına izin verin. Gökkuşağının renklerinin muhteşem gezegenimizi aydnlattığını ve tüm yaşamı kutsadığını hayal edin.

Dönüşüm Haberlerini okumaya yeni başladıysanız lütfen ana sayfadan “İnsanlardan Oluşan Bir Işık Ağı Yaratmak”başlıklı yazıyı okuyunuz.

Gerçek şamanlar güçlüklerden asla kaçınmazlar. Bu Yeni Yılı önümüzdeki değişimlere bütünüyle katılacağımızı bilerek karşılayalım. Çalışmamızda güçlü bir biçimde yer almalıyız. Eylemde bulunmalı ve birbirimizle sevgi ve birlik içinde olmalıyız. Topluluk olarak sular dingin olduğunda dinlenir ve kutlama yapar ve fırtınalı sularda da birlikte sıkı çalışırız.

Mutlu Yıllar!

Copyright 2015 Sandra Ingerman. Tüm hakları saklıdır.